EN GÜZEL SU HANGİSİ? YERLİ MARKALARI ALIN

İçtiğimiz her şeyi seçerek alırız ama bir tek, suyu seçmeyiz. Eskiden; ''Ne olacak ki, nasıl olsa su, iç gitsin'' düşüncesiyle ben de hiç dikkat etmezdim. Yaşam kaynağımız diyebileceğimiz ''SU'' hakkındaki bu yazımızı yüz binlerce okuyan var ve hatta okullarda ders oldu. Sanki su piyasasına biz yön veriyormuşuz gibi büyük bir talep görüyor ve herkese faydamız dokunduğu için çok mutluyuz. Bu yazıda herhangi bir reklam unsuru olmaksızın tavsiyelerde bulunmaya devam ediyoruz. Belli aralıklarla güncellediğimiz yazımıza başlarken ''Suyu seçerek alın'' diyoruz. (Örnek verdiğimiz rakamlar zamanla değişiklik gösterebilir. Yerli markalar listesinde yer alan ürünleri alırken güncel bilgilerini yeniden kontrol ederek boykotlu olup olmadığını öğrenin) 

BEYPAZARI MADEN SUYU AVRUPA'DA NEDEN KARALANMAYA ÇALIŞILDI (Video) 

Alışverişte ilk tercihimizin her zaman yerli markalar olmasını tavsiye ediyoruz. Tüketiciler yerli markaları tercih ettikçe daha büyümeleri ve yerli global markalar haline gelmelerini desteklemiş oluyoruz. Türkiye'ye yatırım yapmış olan ve bu ülkenin değerlerine saygılı olan yabancı markaları da tercih edelim. Boykotlu markaları tercih etmeyelim. 1992 yılında Prof. Dr. Necmettin Erbakan bir konuşmasında Türkiye'deki soda ve maden suyu kaynaklarının nasıl ele geçirilmek istendiğini anlatmıştı. Dünyanın en kaliteli maden suyu olan Beypazarı'nın İsviçre'de ''İçinde bor olduğu gerekçesiyle'' geri gönderilerek neden karalama yapıldığını da videomuzda kısa özetini izleyince anlayabilirsiniz. 

Basın mensubu arkadaşlarımla şahit olduğumuz bir olaydan sonra su konusuna çok dikkat etmeye başladım. Şimdi sürekli güncelliyorum ama bu yazıyı ilk defa o günlerde yazmıştım. Detaya inmeden anlatmak gerekirse; İsrail'in su üzerine gizli çalışmalar yaptığını öğrendiğimiz günlerde Mavi Marmara olayında İsrail'in tutukladığı bazı basın mensubu arkadaşlarıma ''Geçmiş olsun'' dediğimde, hepsinin de aynı şeyi anlatması çok dikkatimi çekmişti. ''Bizi aç susuz bırakırlar diye düşünüyorduk ama hepimize şişe su verdiler. Çok şaşırdık ve içtik. Ardından mide bulantısı ve kusma gibi belirtiler oldu'' diyorlardı (Bu konuyu yetkililer araştırmalı mutlaka!) İşte o günden itibaren büyük bir şüpheyle, ''İçtiğimiz sudan emin olmak gerektiğine inanarak yerli içecek su arayışı içine girdim.'' Bu yazıyı hazırlamaya da o zaman karar verdim. Belli ki birileri bizim suyumuza da göz dikmişti! 



Artık, ''Suyu seçerek alın'' diyoruz. Ben de, suyu özenle seçmeye başladıktan çok kısa süre sonra, her birinin tadının aslında çok farklı olduğunu anlamaya başladım. Bazıları yosun kokuyor, bazılarında hafif bir balık kokusu var, bazılarında toprak kokusu ve hatta klor kokusu alıyorum. Şu anda öyle bir hale geldi ki, vasat olan suyu anında anlayarak, kokusu ve tadından rahatsız oluyorum. Bünye kötü tatlara alıştırılınca meğer leş gibi suları içip hiç bir şey anlamıyormuşuz. 

Marka ismi vermeyeyim ama asitli içecek markasının yan ürünü olan ''Her adım başı, karşımıza çıkan çok yaygın bir su markası var. Onun etiketini çıkarıp suyu bana içirseniz, anında anlıyorum o berbat suyun markasını.'' Su o kadar kötü ki, mekanlara hibe olarak bedava veriliyor aslında. İşletmelerin işine geldiği ve o markanın diğer içeceklerini satmak zorunda oldukları için adım başı her yerde o suyu görüyoruz. Geçmişte dikkat etmeyince bünyemiz kötü ya da zararlıya alıştığı için güzel zannediyormuşuz meğer! Ben özellikle o markayı görünce ''Başka su yok mu'' diye mutlaka soruyorum şaşkın bakışlar arasında! 

YABANCI SU MARKALARI 

Yabancı markalara kesinlikle karşı değiliz. Fakat, ''İlk tercihimizi her zaman yerli malı ürünlerden yana yapalım'' tavsiyemizle yazımıza başlayalım. ''Damla, Sırma, Hayat, Danone, Nestle, Erikli, Akmina'' markalarının kökenlerinin ABD'ye uzandığını belirtelim. Bazıları Türkiye'de kurulmuş ama satın alan firmaların kökeni bambaşka. Mesela fotoğrafa karşıdan bakınca Avrupa'da bir ülkenin malıymış gibi görünen bazı markaların aslında kuruluş yapısı ve kökenlerine bakınca gerçeğin hiç de öyle olmadığı anlaşılıyor. Bu tür firmaların ''Biz global markayız'' diyerek pazarlama mantığıyla kelime oyunu yaptığına dikkat çekmek gerekir. 

Bizim burada verdiğimiz bilgileri yanlış gösterebilmek için su testleri videoları hazırlatan ve hatta reklam verdikleri bazı internet sitelerinde kuruluş hikayelerini farklı yansıtarak bizi yalanlayanlar da var. ''ABD ile bir alakamız yok'' diyen Nestle Erikli'nin kuruluş hikayesinde (2 Amerikalı Kardeş) cümlesini okumak ve sizlerle paylaşmak bize yeter de artar bile. Buyurun kendiniz okuyun. (Biz buraya ne yazdıysak hepsi kesin bilgidir!) Şu anda Erikli Su tamamen Fransa malı. Yabancı yatırımlara karşı değiliz. Buyurun gelin daha da fazla yatırım yapın Türkiye'ye ama bu gizlilik niye? 

Güvenilir ve kaliteli su arayanlar için çok araştırılmış, tecrübeyle sabit ve kaynak niteliğinde bir yazı okuyacağınızı umarak tüm detaylara yer verdik. Bazı markaların kendilerini en iyi göstermek için özel olarak hazırlattığı videolara itibar etmemenizi ve ''ödüllü su'' reklamlarını pek dikkate almamanızı öneriyorum çünkü ajanslar ücret karşılığına ödül satıyorlar. Şimdi konumuza başlayalım. 

YERLİ SU MARKALARINI DESTEKLEYİN 

2010/11 İstanbul-Ankara yolunda o güne kadar adını duymadığım Sapanca Revan marka suyu, başka alternatif olmadığı almıştım. Yola devam ederken içmeye başladığım suya bayıldım. Yağ gibi incecik akıp gidiyor ve hiçbir şekilde şişkinlik yapmıyordu. Kesinlikle de çok doyurucu bir su. Hani ne kadar içerseniz için bir türlü yeterli gelmez ya, işte bu suda öyle kötü hislere kapılmadım. Suyu içince doyurucu olduğunu hissediyorsunuz. O güne kadar ülkemizin en rağbet gören 5 markasından birini kullanırdım ama doymadığımı ve şişkinlik hissini alırdım. Bu sebeple, Sapanca REVAN damacana suyunu uzun süre kullandım ama dağıtım ağı konusunda kurumsallığı tamamlayamadıkları için kısa süre sonra bıraktım. 

2011'de kalitesini doruk noktaya taşıyan SIRMA SU kullanmaya başladım. 2013 yılında İsrail kökenli DANONE'nin Sırma Su'yu satın almasıyla yeniden içme suyumu değiştirme kararı aldım. (Uzmanlar belli sürelerde içme suyunuzu değiştirmenizi tavsiye ediyor) PINAR SU ve HAMİDİYE SU için araştırmalara başladım. Aslında ABANT SU kullanmak istiyordum ama ne yazık ki İstanbul'da bayii bulmak zor. Bir süre PINAR Damacana Su kullandım çok memnundum ama servis ağı eksik olduğu için bırakmak zorunda kaldım. 

Sonra, Hamidiye Damacana Su kullanmaya başlamıştım. Hamidiye isminden de anlaşılacağı üzere Sultan Abdülhamid'in bizlere hediyesidir. Kesinlikle içim kolaylığı ve doyuruculuğu bakımından son derece memnun kalmıştım. Hijyen ve güvenilirlik konusunda da tam puan verdim. Servis konusunda biraz yavaş olsalar da, erken sipariş vererek sorunu çözüyordum. 19 Litre damacanaya İstanbul için 9-10 TL arası bir ücret ödüyordum. En doğru fiyat da bu olmalıydı ama Hamidiye Su'yun fiyatıyla birlikte tadı da kaçtı. Bildiğiniz gibi, piyasada bir sürü kampanya olsa da 5-6 TL olan sular bir kaç ay sonra bir anda 12 TL oluyor. Hemen her ay buçuklu zamlarla suların fiyatını 12 TL'ye kadar abarttılar. İstanbul'da 9-16 TL arası fiyatlarla satılıyordu. 2024'de ise 70 TL altında su kalmadı İstanbul'da. 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı değiştiği anda ilk iş olarak hemen suya 2 TL zam yaparak başladı ve devamı da geldi. O gün Hamidiye Su 12.5 TL olmuştu, bugün 120 TL'yi geçti. Ben de enayi olmadığım için bu suyu hemen değiştirmiştim. 2023 Haziran ayında Hamidiye Su ambalajlarında ismi de ''HMD'' olarak yazılmaya başlandı. Yani ''Sultan Abdülhamid Han'ın bize armağanı'' dediğimiz suyun ismine tahammül edilmemiş olacaklar ki ''HMD'' diye değiştirildi. Siyasi bir söylem yapmıyorum ama Ankara Büyükşehir Belediyesi de geçen yıl (kendisiyle aynı partili olmayan belediyenin) Bala ilçesinden gelen İnci suyunu aniden değiştirmiş ve bayiler; ''Talimat geldi, artık bunu kullanın'' diyerek başka marka bir su getirmişlerdi. Biz hemen onu da iptal ettik. Yani sürpriz olmuyor bu işler bizim için. Ortak akılla hareket ediyorlar. 

Kaliteli bir suyun 10TL'den daha yüksek olmaması gerektiğini düşünüyordum. Ben bu görüşlerimi dile getirerek yazımı güncelledikten bir süre sonra devletimiz su fiyatlarına sınırlama getirdi ve 2018 itibariyle sular 9 TL'den satılıyordu. Sonra o da unutuldu ve 2024 yılında 70 TL altında su kalmadı. 

Suyumuzu değiştirmek için tat ve fiyat dengesine bakarken, artık başka detaylara da hassasiyet göstermeye başladık. Zaten suya 2 TL zam, enayilik derecesinde yüksektir. Neden mi? 2023'e göre sebeplerini tekrar anlatayım. 

DAMACANA 15 LİRA OLUR. 2.5 LİRA ÇOK BÜYÜK PARADIR 

Bizi doğrularcasına Türkiye'deki Ambalajlı Su Üreticileri Derneği (SUDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Karamehmetoğlu, ''50 TL damacana suyun maliyetinin 1 TL'' olduğunu, ''Geri kalan 49 TL'nin firmanın nakliye enerji ve çalışan maliyetine gittiğini'' belirtti. Biz de yıllardır diyoruz ki; ''2.5 TL çok büyük paradır.'' 

''Başkaları o fiyata satabiliyorsa herkes kar eder.'' Belki, ''1-2 TL'' zam az gibi görünse de, konuyu bir de herkesin anlayabileceği BİM örneğiyle şu açıdan değerlendirin; ''2021'de 1.5 Litre Sırma Su 1 TL'ye satılıyordu. Bizim 19 Litreye ihtiyacımız olduğuna göre damacana 12.5 TL eder. Fakat bu rakamı, geliş değil satış fiyatına göre hesapladık. Bizim asıl bakmamız gereken ''geliş fiyatı ve kar edişi'' olmalı. Yani, 1 TL olarak satılan suyun geliş fiyatı 20 Kuruş oluyor. Toptan alım olduğu için hibe (ücretsiz) vs indirimli alımı var market ve bayilerin. Böylece, her su için 70 Kuruş karları var. Helali hoş olsun ama bu da demek oluyor ki, 19 litrenin markete gelişi 3.8 TL. Hadi, şişesi büyük, masrafı çok gibi bahaneleri de benden ekleyelim 5-6 TL olsun. Aracısı, pazarcısı, benzini, nakliyesi vs. hepsi dahil buna. Çünkü markete geliş fiyatı bu. Artık kapıdan dükkana girmiş, başka bahane olamaz! 

2022'de marketin kapısından 5-6 TL ile giren damacana su, evimize 22 TL'ye geliyorsa arada yüzde yüzün üstünde çok büyük bir fark var demektir. İşte bu yüzden su için ''2.5 TL çok büyük bir paradır'' ve son derece fahiş bir zam söz konusudur. Eğer damacana suyu 15 TL ücretle satarlarsa yine %100 kar edeceklerine şüphe yok. Fakat esnafımız da fırsatçı olduğu için yüksek fiyattan satmak için bahaneleri hazır. Mevzumuz ''su'' değil de başka bir şey olsaydı o zaman fiyatlara bakış açımız değişirdi. Benim alım gücüme göre değil, alım gücü düşük olanlara göre ''en temel ihtiyaç olan suyun fiyatını'' değerlendiriyoruz. 

Şunu da belirteyim, su ''6 Lira'' olduğunda da 10 TL verip üstünü almıyordum, 9 olunca da almıyordum. Şimdi 80 TL oldu 5 kuruş bırakmıyorum tepki olarak. ''Siparişi getirenin hakkı olsun'' deyip her zaman para üstünü bırakıyordum ve herkese de bunu tavsiye ediyordum ama esnafın fırsatçılığına da bir tepki verilmeli artık. Yani burada meselem 1-2 TL değil. Suyun fiyatının 15 TL'den fazla olmaması gerektiğini anlatıyorum. 

Belli aralıklarla bu yazıyı güncelliyorum ve dikkat ederseniz, hangi suyu beğenip kullanmaya başlıyorsak, bir süre sonra hemen ücreti iki katına fırlıyor. Ben 15 TL derken bir anda 80 TL oluyor. Biz de hem bu yüzden, hem de sağlık açısından sürekli suyumuzu değiştiriyoruz. Yazımızın devamında güncel olarak hangi suyu kullandığımıza da tavsiye olarak yer veriyoruz. 

Tüm suların CAM ŞİŞEDE olması dileğiyle artık araştırmamıza başlayalım. Sizler de yorumlarınızı yazabilirsiniz. 

TÜRKİYE'DE SU MARKALARI ARAŞTIRMASI 

Öncelikle belirtmeliyim ki, Doğal - Kaynak - Kuyu şeklinde ayırt etmeden ŞİŞELENMİŞ İÇME SUYU başlığı altında araştırma yaptım. Türkiye'de herhangi bir ödül törenine 5-10 Bin TL vererek ''Türkiye'nin En İyisi, Avrupa 1.si'' gibi unvanlar almak çok kolay olduğu için, bir su markasının ödül almış olması, testlerde en iyi çıkması beni hiç ilgilendirmiyor. İşte size, ülkemizdeki içme sularının bilinmeyenleri ve en iyileri. 

En iyi içme suları hakkında yaptığım derin araştırmada yerli yabancı ayırt etmeden çeşitli anketlerde (harf sırasıyla) ABANT - BUZDAĞI - ERİKLİ - FUSKA - DANONE HAYAT - HAMİDİYE - KALABAK - KARDELEN - KUZEYDEN - NESTLE PURELIFE - PINAR - SAĞLIK - SAKA - SIRMA - TAŞDELEN gibi markalar en çok rağbet görenler olarak ortaya çıkıyor. Bazı markalar, parantez içinde belirttiğim gibi kendi isimleri haricinde 2. ve hatta 3. diğer isimlerle başka marka suları da farklı şehirlerden üretiyor. PINAR (Madran, Toros Denge, Yaşam Pınarım) yerli markadır. DANONE HAYAT (Şekerpınarı) - NESTLE PURELIFE - TURKUAZ - DAMLA - ERİKLİ - SIRMA gibi markalar ''yabancılara ait''. Bir de farklı yerli markalar var ki, FUSKA ve REINA Su gibi göze çarpıyor ama yaptığım incelemede İsrail'in Kosher Sertifikası (Musevi inancına aykırı olmayan ürün) sertifikası almış ama (Müslümanlar için uygun) Helal sertifika alma gereği duyulmamış. Özel bir tercih sebepleri yoksa, benim uzak durmam için yeterli bir eksiklik. 

Anketlerde hep 1. olan Fransa malı İsrailli ERİKLİ (Oba, Zirveden) Bursa'da işlenmektedir ve NESTLE ile birleşmiştir. SIRMA ise yine İsrail kökenlerinden gelen DANONE ile birleşti. Yani içme sularımıza hep İsrailliler yön veriyor ama Türkiye'de işlendiği için etiketlerinde ''Yerli Üretim'' yazıyor! Ben bu etiketi başka bir yazımda eleştirdiğim için burada uzunca yazmayacağım. Özetle, yerli markalarda ''Yerli Üretim'' değil ''Yerli Malı'' yazmasının daha doğru olduğunu düşünüyorum. Yabancının Türkiye'de ürettiği ürünlerde ''Yerli Üretim'', Türkiye'nin kendi evlatlarının ürettiklerine de ''Yerli Malı'' etiketi yazılmalı. Şu anda kullanılan etiket, yerli ile yabancı arasındaki farkı ortadan kaldırdı ve büyük bir yanlış oldu. 

Üzerinde ''Yerli Üretim'' yazmayan bir ürün yok neredeyse. Maşallah her şey yerli görünüyor. Anlıyorum, yabancı yatırımcıların şevkini kırmamak için ''Yerli Üretim'' diyoruz ama asıl ''Yerli Malı'' olan markalar bu etiketin altında eziliyor onu da hesaba katmak lazım. ''Etiketteki amaç kendi malımızı desteklemek ve almaya teşvik etmek değil mi?'' En azından etiketlerde iki değişik renk ile ayrım yapılabilir. Yabancıların Türkiye'de yaptığı üretimlere ''Yerli Üretim Yeşil'', kendi malımız olana da ''Yerli Üretim Kırmızı'' etiket koyulabilir. Bu kadar basit bir çözümü ben buradan öneriyorum, devletimiz ilgilenecektir. 

Su konusuna dönecek olursak, Sultan Abdülhamid Han'ın bizlere hediyesi olan İstanbul'un HAMİDİYE Su'ya dünyada ödül almış bir marka olarak güven veren yorumlar yapıyordu herkes. Hem Kosher hem de Helal Sertifikalı olması da büyük bir artı ama sürekli fiyatının artması ve tadının değişmesi negatif oldu. (Tadının değiştiğini hemen anladım ve 2021 Ağustos ayında Hamidiye Suyun kaçak olarak kuyu suyuna dönüştüğüne dair haberler çıktı.) 

Yine Sultan II. Abdülhamid Han'ın tavsiyesi olan Vakıf Taşdelen Su güven vermeye devam ediyor. Özellikle İstanbul'da LİDO suyun da alıcısı çok ama Türkiye genelinde bilinirliği yok denecek kadar az ve bana pek hitap etmiyor. Reklamlarda söylenenin aksine Turkuaz-Damla (CocaCola) ve Aquafina ise kuyu suyunun arıtılmasıyla vitrinlerde yerini alan farklı kategoride markalar. Son zamanlarda ilgi gören Kuzeyden Su markası da hafif içimiyle benden tam puan aldı. PH değeri 8'in üstünde olan Kardelen Su çok kaliteli. 

Ankara'nın SAĞLIK SU markası da hatırı sayılır oylar almış. Ben de Sağlık Su'yu çok başarılı buldum. Yine Ankara seyahatlerimde çok rastladığım ASSU, İNCİ ve SEĞMENLER SU oldukça hafif ve alıcısı da fazla. İnci Su, belediyeye ait ve dostlarımız da önerimizle tam kullanmaya başlamıştı ki bir ayda aniden 2 TL zamlar yaptılar. Sonra da ''Belediye karar aldı, onu değil bunu kullanacaksınız'' diyerek suyun markasını değiştirdiler. Biz de onları değiştirdik. Ankara'da Seda SU ve JAV SU da yaygın ama balık kokusu aldığım için ikisi de bana hitap etmedi. ''Türkiye'nin ilk ozonsuz suyu'' sloganıyla dikkat çeken Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) Elmacık Su, son günlerde rağbet görmeye başladı. Fakat ağızda şekerli bir tat bırakması sebebiyle beni pek memnun etmedi. 

PANSU - AYTAÇ - AROMA - TEKİR - KORU - NİKSAR - PÜRSU - SÜRAL - CEYSU - SULTAN - TAŞKESTİ markaları da dikkat çekecek oylar almış. Eskişehir'in KALABAK markası da adından çok söz ettiriyor ve güzel bir su. Adı hiçbir yerde geçmese de ismine ve kalitesine güvenimizden dolayı KIZILAY marka suyu da unutmamak gerekir. Bolu TAŞKESTİ cam damacana ambalajı, 8ph değeri ve kolay içimiyle beğendiğim bir su. SUDE markalı su, benden tam not aldı. Afyonkarahisar'ın YILDIZ markalı suyunun da hafif içimi sebebiyle çok başarılı olduğunu söylemeliyim. Memleketim Antalya'da ise CEYSU başarılı işler çıkarıyor. ASSU markası da güzel bir su. Bursa Muradiye Su markasının da hikayesini bir okumanız lazım. Aquasera Su markasının Türkçe internet sitesine ''İbranice'' dil tercihi koyulmuş. Acaba neden? 

2012 yılında yaptığı atakla bir anda zirveye oynayan SIRMA markalı sular çok rağbet görüyor. Sırma Premium markasıyla cam şişede de satın alabileceğiniz su, kaliteli mekanların da tercihi olmaya başlamıştı. Ben, ani fiyat artışı ve yabancılara satılması sebebiyle Sırma Su'dan vazgeçmiştim. 

2014 yılından itibaren ABANT su atağa geçmişti. Türkiye'nin ilk cam damacana suyu ABANT olarak yerini aldı. İstanbul'da bulmak zor olsa da, ben de 5-6 ay sonra damacana değiştirme periyodumda Abant Su almaya başlamak istiyorum (bulamıyorum). Bir süre Pınar Su kullandım ve memnundum ama dağıtım ağı sebebiyle vazgeçmek zorunda kaldım. Suya ulaşamıyoruz ki nasıl alalım! Susuz kalınca acilen, uzun zamandır aklımda olan ve bir türlü sipariş verme fırsatı bulamadığım Hamidiye'yi aradım ve geçiş yapmıştım. Aylardır tadı ve kalitesinden memnundum ama İstanbul Belediye Başkanı değiştikten kısa süre sonra bir anda damacana suya 2 TL zamlar yapılınca (sinir oldum) klasik tepkimi vererek suyumu değiştirme kararı aldım. (Siyasi tepki değil, enayi olmadığımın bir göstergesi. 9 TL olan su, bir anda 17 TL'yi aştı. Ha gayret 80 TL oldu.) 

Suyumu değiştirme kararı aldığımda bir Pazar günü, Mecidiyeköy binamızın 20 metre ilerisinde yeni bir damacana su bayii açıldı. ''ÇUBUKLU SU'' satan yere gidip, tadını denemek istediğimi söyledim. Hemen ikram ettiler ve sudan memnun kalarak siparişi verdim. Artık 2020'den beri İstanbul'un Çubuklu Su (ph7.4) markasını kullanıyorum. Fiyatı arta arta 80 TL oldu. Bir sonraki su markam ABANT, BUZDAĞI veya Vakıf Taşdelen Su olacak. 

DOKTORLARIN SU TAVSİYESİ NEDİR? 

''3 ay aralıklarla, içtiğiniz marka suyu değiştirin. Çünkü her suyun minerali farklıdır''. Bu sebeple, adı geçen tüm markaları objektif olarak burada dile getirmeye çalıştım. Doktor tavsiyesine uyacaksanız suyunuz için özetle nelere dikkat etmeniz gerektiğini de bilmeniz gerekir. 

İBN-İ SİNA'NIN TAVSİYESİ NEDİR? 
''En iyi su tipi, saf ve anormal durum ve niteliklerden arınmış olan toprak üzerine yerleşmiş kaynaklardan gelen ve kayalık yerlerden çıkan ve böylece, saf topraktan gelen su kadar, kolayca kokuşmayan sudur. Su, eğer belli bir yükseklikten damlarsa, nispeten daha iyi hale gelir.'' 

İYİ SUYUN ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
1. Karakteristik bir lezzeti vardır;
2. Midede uzun süre kalmaz;
3. Hafiftir ve boğazınızdan yağ gibi akar;
4. Kışın kolayca serinler, soğur; yazın kolayca ısınır;
5. Başkaca hiç bir lezzeti yoktur ve kokusuzdur;
6. Pişirmesi kolay ve çabuk olur.

İYİ SUYUN BİLİMSEL DEĞERLERİ NELERDİR? 

* İçme suyu analizinde değerlendirilen kimyasal parametreler; ''pH, iletkenlik, amonyak, nitrit, nitrat ve sertliktir.'' 1-4 sertlikteki sular yumuşak su, 15-28 sertlik derecesindeki sular orta derece sertlikte su, 28 Fransız serti derecesinin üzerindeki sular ile sert sular olarak anılır.
* Suyun sertlik derecesi arttıkça mide şişkinlik hissi ve gastrite yol açar. Sert suların, yemeklerin geç pişmesi, sabunun zor köpürmesi, boru ve kazanlarda tıkanmalara yol açabildiği bilinmektedir. Sudaki flor miktarı litrede 2-4 mg olduğu zaman ise dişlerde kalıcı nitelikte lekelenmeler olur.
* Suyun pH'ı 7.0 - 8.5 arasında olmalıdır. pH düşüklüğü asit, yüksekliği ise baz özelliğini gösterir. 

Tüm bu bilgi ve veriler ışığında pH değeri 8.22 olan SAKA SU bu konuda en yüksek değerlere sahip olsa da yukarıda anlattığım bilgilere göre pH değeri en yüksek olan sizin için de en iyi su anlamına gelmez. Yani kendi ağız tadınız ve içim kolaylığı hissettiğiniz her suyu pH 7.0 ile 8.5 arası ise gönül rahatlığıyla içebilirsiniz. Ben, uzun süre hiç tanınmamasına rağmen sebebini başta anlattığım gibi, pH 7.26 Sapanca REVAN SU tercih etmiştim. Ardından uzun süre pH 7.55 SIRMA SU, sonra pH 7.76 PINAR Yaşam Pınarım ve 2022'de pH 7.4 Beykoz Çubuklu Su kullanıyorum. İlerde servis ağı yaygınlaşırsa pH 7.47 Abant Su kullanacağım. Siz de kendinize en uygun olan suyu seçin. 

İYİ SU İÇİN NELERE DİKKAT EDİLMELİ? 

* Damacana üstünde markanın KABARTMALI logosu olmasına dikkat edin.
* Kapağının muhafazalı ve kapalı olduğundan emin olun.
* Damacana sulara takılan pompaların ucundaki küçük kapağı da kapalı tutmayı unutmayın.
* Suyu, güneşten ve sıcaktan koruyun. (Bayileri de bu konuda uyarın)
* Damacananın çok fazla çizik ve yıpranmamış olmasına dikkat edin.
* Kapınıza gelip, ''Suyunuzu test edelim'' diyerek bir kap suyunuza (elektrik vererek) toprak rengine dönmesini sağlayarak sizi kandırmaya çalışan dolandırıcılara da dikkat edin.

Son olarak, doğal kaynak suları olsalar dahi, dünyamızdaki çevre kirliliği sebebiyle önlem olarak bütün sular mutlaka işlemden geçirilmektedir. Afiyet olsun. Bol bol SU için... 

EN İYİ İLK 10 SU MARKASI 
1* Abant 
2* Assu 
3* Pınar 
4* Buzdağı 

5* Kardelen 

6* Vakıf Taşdelen 

7* Pürsu 

8* Çubuklu 
9* Aroma 

10* Sultan 

NOT: ''Su'' deyip geçmeyin. 2012 yılında yapılan ölçümlerde 41 marka damacana su içinde sadece 12 tanesi temiz çıkmıştı.