RTÜK'TE MUHALİF ÜYELERİN GÖREVİ

Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) üyeleri koltukta: AKP: 4 üye, MHP: 2 üye, CHP: 2 üye, HDP:1 üye / İktidar: 6 üye, Muhalefet: 3 üye olarak yer alıyor. Yani kararlar bu yönetimin oylarıyla alınıyor ve her partinin RTÜK'te söz hakkı var. En ufak RTÜK eleştirisinde ''Hükumetin adamları'' diyorlar ama bu tamamen siyasi bir söylem. Bana sorarsanız üyelerin siyasetçi değil de televizyoncu olması daha doğru bir yol ama yıllardır bu şekilde yönetiliyor. Üyeler siyasetçi olunca, olaylara televizyon penceresinden değil, kendi partilerinin merkezinden yaklaşıyorlar. Cezalarla ilgili yorumları da hep ideolojik oluyor. 

Muhalif RTÜK üyesi İlhan Taşçı diyor ki; ''RTÜK sadece muhalif kanallara ceza veriyor. 2021'de hep muhalif kanallar ceza aldı'' diye tablo paylaşıyor. Halk TV: 18, Tele 1: 15, Fox: 9, KRT: 8 kez ceza alırken, A Haber, 24, TVNET, Ülke TV, TGRT ve Kanal7'nin sıfır ceza almasını işaret ederek ''Sadece Muhaliflere'' yaptırım olduğunu iddia ediyor. 2022'de ise yine muhalif üye Okan Konuralp aynı şekilde yeni bir tablo paylaşıyor. Rakam vererek, ''Bu 20 ceza aldı, bu hiç almadı'' diyerek ceza almak zorundalarmış gibi, ''Bu tablonun adını siz koyun'' diyorlar. 

Fazla yormayın kendinizi, adını biz koyuverelim. ''Muhalif kanallar, hükumete yüklenirken dozu kaçırıyor ve sürekli ihlal yapıyor. Bunu, ceza yiyeceklerini bilerek yapıyorlar. Hatta Türkiye'ye işgalci diyecek kadar ileri gittiler. Ekranda terörü de övdüler. Dini değerlere de saldırıyorlar.'' Televizyoncuyum diyen herkes bu ihlallerin cezalandırılacağını bilir ama cezayı yiyen kanalların mağduriyetten yola çıkarak kendi çevrelerinden para toplama kapısı olmaya da başladı bu iş. Bilinçli olanlar kadar, bilinçsizler de var tabii ki. Bu tür kanalları televizyoncular değil, gazeteciler yönettiği için konuşurlarken ekranda dozu ayarlayamıyorlar. 

RTÜK ÜYESİ, RTÜK'Ü TELEVİZYONA ŞİKAYET EDİYOR 

''Bu da oldu'' denecek kadar enteresan açıklamalara şahit oluyoruz. Gerçekten akıllara zarar. Mesela RTÜK üyesi, ''Karkamış'ta PKK terör örgütünün saldırısını aklamak'' suçundan ceza alan Halk TV'nin canlı yayınına bağlanıp, RTÜK'ü şikayet ediyor. Anlamı: ''RTÜK üyesi görev aldığı kendi kurumunu, denetlemekle yükümlü olduğu bir televizyona şikayet ediyor.'' Buyurun buradan yakın. Kendi kurumunun içerisinde en şiddetli sözlerle inandığın doğruları savunursun. Eleştirir ve hatta tartışmalara da girersin. Dışarı çıkınca orada olan orada kalır. Çünkü o kurumda görevlisin. Yahu insan kendi kurumunu televizyonda canlı yayında şikayet eder mi? 

Muhalif RTÜK üyelerine bir kaç sorumuz olacak:

1- RTÜK üyeleri muhalefet partilerine yakın kanalları savunmak için mi o koltukta, yoksa televizyon yayınlarının düzenli olması için mi çalışıyorlar? Kanallara eşit mesafedeler mi? 

2- Halk TV, Tele 1, Fox ve KRT televizyonları hangi yayınları sebebiyle cezalar aldılar? Bu kusurlu bulunan yayınlar sizce ceza gerektirmiyor mu? Gerektirmiyorsa, örnek vererek vatandaşa anlatın? Neden muhalif kanalları hiç eleştirmiyorsunuz? 

3- A Haber, 24, TVNET, Ülke TV, TGRT ve Kanal7 televizyonlarına hangi kusurlu yayın için ceza verilmesi gerekiyordu da verilmedi? Siz bu kanallara hangi yayınları sebebiyle ceza verirdiniz, bir kaç örnek verin? (Resmi belgeli ve görsellerle destekli bir şekilde basına servis edin) 

RTÜK ÜYELERİ KİMLERDEN OLUŞUR 

Çok az sayıda izleyici ''RTÜK üyelerinin hangi partilerin temsilcilerinden oluştuğunu'' biliyor. Bilmeyenler ise en ufak RTÜK eleştirisinde ''Hükumetin adamları'' diyor. O halde, yanlış bilinen konunun cevabıyla başlayalım. 

RTÜK üyeleri koltukta: AKP: 4 üye, MHP: 2 üye, CHP: 2 üye, HDP:1 üye / İktidar: 6 üye, Muhalefet: 3 üye olarak yer alıyor. Yani kararlar bu yönetimin oylarıyla alınıyor ve her partinin RTÜK'te söz hakkı var. Sadece televizyoncuların söz hakkı yok! İzleyicinin bile şikayet konularında bir söz hakkı var. Diğer yazılarımdan da anlayacağınız üzere, ''RTÜK'ü televizyoncular yönetmiyor. Bu yüzden de çoğu konuda aynı dili konuşamıyoruz ne yazık ki.''